3 Mayıs 2017

Cthulhu'nun Çağrısı


Cthulhu'nun Çağrısı
Howard Phillips Lovecraft
Çeviren: Dost Körpe
İthaki Yayınları
Ekim 2008 (2. basım)
229 sayfa

Selam. Ben geldim. Evet, yaşıyorum. Hayır, blogla hiç ilgilenemedim. Farkındayım. Bir anda çok şey oldu, bir sürü şey üst üste geldi, bloga elimi bile süremedim. Bir kere, güzel telefonum ve güzel masaüstü bilgisayarım peş peşe bozuldular. Telefon servisten dönecek umarım, bilgisayar ise bütün donanımı kurcalayıp sorunu çözemediğim için öylece bekliyor. Bu nedenle, neredeyse iki aydır minnak netbook, tablet ve arkadaştan ödünç eski telefon üçlüsüyle idare ediyorum. Şu yukarıdaki fotoğrafı tabletle çekip düzenledim, büyük ekranda neye benzediği hakkında hiçbir fikrim yok ama elimden daha fazlası gelmiyor. Bir yandan birtakım minik sağlık sorunları, bir yandan düzeltilecek kitaplar, bir yandan sosyal hayatımı sürdürme çabası derken... Blogla ilgilenmek bir yana, kitap bile okuyamadım.

Cthulhu'nun Çağrısı'na, Goodreads'deki kayıt doğruysa Eylül 2016'da başlamışım. (NE?!) Sonra yarım kaldı, sonra bir gayret bitirmeye çalışıp yine haftalarca elimde süründürdüm. Şimdi... Aramızdaki Cthulhu müritleri ve Lovecraft sevenler bana çok kızacak ama bu kitabı okurken sıkıldım, bir türlü ilerleyemedim. Poe okurken gözlerim büyürdü, geceleri kâbus görürdüm fakat bu kitaptaki öyküleri okurken esnememi bastıramadım. Gerçekten sıkıldım. :( Eğer Lovecraft ve Poe arasında bir rekabet varsa tarafımı seçtim. POE <3

Kitaba başlayalı yarım sene geçtiği için ilk öyküleri çok net hatırladığımı söyleyemeyeceğim. (Bu arada, yukarıdaki künyede kitabın orijinal adı yok çünkü kitabın künye sayfasında da yok.) Erich Zann'ın Müziği, uluyan kemanlar, vahşi sesler, gizemli bir müzisyenle keyifli öykülerden biriydi. Herbert West - Diriltici adlı öyküyü ise resmen öfleyip pöfleyerek okudum çünkü gerçekten şeytani ve korkutucu bir şeylerden bahsetse de dönüp dönüp aynı şeyi anlatıyor ve çok gereksiz uzun. Pickman'ın Modeli, bir gotik ressamı anlattığı için biraz ilgimi çekti fakat yine korkutmadı. -_- Ama öyküde betimlenen bir tabloyu Goya'nın Saturn'üne benzetip mutlu oldum. 

Kitap ilerledikçe açılmaya başladı aslında. Cthulhu'nun Çağrısı ününü hak ediyor ve Innsmouth Üzerindeki Gölge de kitap için görkemli bir kapanış olmuş, kesinlikle en sevdiğim ve beni ürkütebilen öykü oldu. Fakat buralara gelene kadar çok daraldığım için bir önyargı ve hoşnutsuzlukla okudum yine. Lovecraft seven sevgili arkadaşlarım, ne olur bana kızmayın, ben sevemedim. Yazarın üslubunu mu sevmedim, çeviriye mi ısınamadım, bilmiyorum. Bu sefer böyle oldu. Fakat elbette siz bana bakmayın, koskoca Lovecraft'ı kendiniz okumadan karar vermeyin. İyi okumalar!

8 yorum:

  1. SONUNDA!
    Heeer gün bakıyordum yeni yazı gelmiş mi diye.
    Çok geçmiş olsun Settie'ciğim <3

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim Cessie ^_^
      Ben hiç bakamadım bloglara, senin yazıların da birikmiştir eminim, bir ara dalıp okumam lazım :)

      Sil
  2. Merhaba.
    Geçtiğimiz hafta DR kampanyasında görmüş kararsız kalmıştım ve almadım..
    Biraz yorumlardan dolayı sanırım...

    YanıtlaSil
  3. Merhaba,
    Aslında yazıda dediğim gibi Lovecraft'ı okuyup karar vermek lazım. Innsmouth Üzerindeki Gölge'nin yeni basımını yaptı İthaki, belki onu okuyup sevip sevmediğinize bakabilirsiniz :)

    YanıtlaSil
  4. Çooook geçmiş olsun Settie.İyi bir tüketici olmadığımdan olsa gerek, birazda merak dolayı tamirat işleri başımın tacı....Güzel masaüstü bilgisayarın için naçizane önerilerim şunlar olabilir; Öncelikle anakart tozlanmışsa tozlarından arıdırılmalı, anakart üzerinde takılı olan bir bios pili vardır.Yaklaşık olarak 2cm çapında ve 3mm kalınlığındadır.CR2032 ve CR2025 modelleri kullanılır, 3V gerilime sahiptir tam dolu halinde, zamanla bu gerilim düşer tabi.Bazı anakart modelleri çok hassaa oluyor bu gerilim düşüklüğüne, pil zayıfladığında çalışmayabiliyor anakart.Pili söküp kontrol etmek gerekiyor ölçü aleti ile.Fazla pahalı değil zaten.Pili söküp yaklaşık 1 saat falan bekleyip daha sonra eğer pil dolu ise yeniden yerine takıp denemelisin.Bazen Ram belleklerde kilitlenme yapabiliyor.Ram belleklerde toza karşı çok hassas tabi onlarında temiz olması gerekiyor.Temizlemek için küçük ve yayvan sert kıllı yağlı boya fırçaları var, tozunu aldıktan sonra selülozik tiner ile yeniden fırça yardımı ile temizleyebilirsin.Bu temizleme yöntemini anakart üzerindeki çok kirli bölgelere de uygulayabilirsin.Arızalı donanımlar da anakartın çalışmasına engel olabiliyorlar.Harddisk, optik okuyucu, harici ekran kartını söküp anakartı çalıştırmayı deneyebilirsin.Bios arıza sesleri var ilk açılışta uyarı sesi verirler, kısa bip sesi, uzun bip sesi gibi....Lise yıllarımda, 1980 lerin ortalarında, Stephen King ile Dean R. Koontz okumuşluğum vardı.O zamanlar bayaaa bi popülerlerdi.Bayaaa bi sardırmıştım o zamanlar.Yine zamanlarda Asimova sardırdıkta yırttık korku ve gerilim edebiyatında....Eee tabi zevkler tartışılmaz, dileyen dilediğini okuyabilir.İyi okumalar. Ram

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim :)
      Bilgisayarla ilgili önerilerinizin çoğunu çoktan denedim, pırıl pırıl tertemiz bir kasam var şu an, işlemci fanının termal macununa kadar yeniledim. Bios piliyle ilgili bir sorun da gözükmüyor. Bios uyarı seslerine baktım işlemcinin web sayfasından, oradan da sonuç çıkmadı. Sorun RAM'de olsa windows hiç açılmaz ama açılıyor. Sekiz yıllık kasa, donanımın pes ettiğine karar verdim :)

      Koontz çok okumadım, evde birkaç kitabı vardı ben büyürken ama fazla korkutucu gözüküyorlardı. King okumayı da kabuslar görüyorum diye bıraktım yıllar önce. Korku edebiyatına Poe ile dönüp çok keyif almıştım ama Lovecraft'la anlaşamadım işte. Bir de okumak istediğim çok güzel kitaplar sırada beklerken dikkatimi veremedim. Bu da böyle oldu ne yapalım :) Size de iyi okumalar efendim.

      Sil
  5. Merhaba,Elias Canetti- Körleşme üzerine yorumunuz var mı??

    YanıtlaSil