11 Mart 2013

Kitap yerleştirme sanatı 3

Birkaç hafta kadar önce, annem "Odana büyük kitaplık yapacağız babanla." diye bir müjde vermişti bana, söz konusu kitaplığı -babamın ustalığı, annemin çıraklığı ile- tamamlamışlar. Böylece (iki küçük ve bir büyük kitaplık yerine) iki büyük kitaplığım oldu. Eve neredeyse ayda bir gidebildiğim için "Gel o kitapları düzenle!" diye bir ültimatom aldım. Tam aksine, "Kitaplarını yerleştirdik biz" deselerdi, ilk gittiğimde hiçbir kitabı bulamıyorum diye kıyameti koparabilirdim. Dolayısıyla cumartesi günü işten çıktığım gibi trene atladım, Eskişehir'e gittim. Odada kontrolsüz bir kargaşa vardı, işe nereden başlayacağımı şaşırdım. Sonra deriiin bir nefes alıp, Asimov kitaplarımla başladım işe. Yeni kitaplığımın ilk rafını Asimov'a ayırdım; hâlâ birkaç kitap daha alacak kadar yer var bu rafta; eve götürmediğim -henüz okumadığım- 2-3 Asimov daha var eklenecek, hedef tüm kitaplarını toplamak tabii.


Bundan sonra diğer bilimkurgu kitaplarına geçtim, toplamda 4,5 rafı kapladılar; okuduğum kitapların miktarını böyle somut olarak görünce çok keyifleniyorum. Bilimkurguları düzenlerken sorun şu oldu: kitapları hem yazara göre, hem yayınevine göre sıralamak istiyorum. Yayınevi sıralaması kitapların daha düzgün gözükmesini sağlıyor, ama yazara göre sıraladığımda aradığımı daha hızlı buluyorum. Aynı yazarın farklı yayınevlerinden çıkan kitaplarına bakıp bakıp ne yapacağımı şaşırdım. Sonunda bir çözüm bulamadım, bir öyle bir böyle yaptım. Olduğu kadar... Bu arada serileri de bir araya koymaya çalıştım, ama sığmadılar tabii ki. Ben de elimde kalan boşluğa Harry Potterları ekledim, bilimkurgularla yan yana yaşıyorlar artık. Görüntü fena değil:

(burada iki ayrı fotoğraf var, en alttaki raf aslında diğerlerinin sağında, en üstte)

Bilimkurguları düzenleyince işin büyük kısmı bitti; diğer kitapları zaten çok karıştırmadan taşımış sevgili annem,  olabildiğince hızla tamamladım kitaplığın geri kalanını. Tabii ki yine renk skalası yapılmış Agatha Christie kitaplarını atlamadım. Hayır, deli değilim. Takıntılı? Belki, biraz. Diğer polisiye kitapları da (Sherlock Holmes kitapları başta olmak üzere) bu rafa sığdırmayı başardım. 

Kitaplığımın daimi konukları Andy ve Salvador'u daha önce tanıtmıştım, bu sefer R2D2'yu kitaplığıma taşıdım, bilimkurgu bölümünün başına diktim. Daha iyi bir gardiyan bulacak değilim ya?!

13 yorum:

  1. çok güzel görünüyorlar:)) canım çekti benim de.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yeni toparlanmış kitaplık gibisi yok =)

      Sil
  2. Görüntü bütünüyle fena değil:) Ellerine sağlık. Bende kitapları yazar ve yayınevi sırasına göre dizmeyi severim. Kitaplarımın kitaplıkta kitap gibi(öyle bir söz vardır ya:))Kitap gibi dizmek mi neydi o söz) olmasını isterim:))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu sefer aceleye geldi, bütün günümü ayırdığım oluyordu kitaplık düzenlemeye. Evet kitaplar kitaplıkta kitap gibi olmalı (inci gibi de olabilir mi?) =))

      Sil
    2. Esası "inci gibi dizilmek" olmalı:))ama bizde düzenli olana, düzenli şekilde dizili bir şeye "kitap gibi" dizilmiş te denilir. Yanlış bir deyim ama kullanılıyor işte:))

      Sil
    3. "inci gibi" güzel ama "kitap gibi" daha güzel oldu =)

      Sil
  3. Mükemmel! Yalnız tüm cahilliğimle sormak istiyorum, Harry Potter'ların bulunduğu rafın solunda bir seri var sanki. Kapakların kenarları bile hoşuma gitti. İşte o seri hangi seri? Ben de kitaplığımda istiyorum onları! :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O seri Arthur C. Clarke'ın Rama serisi, mutlaka okunmalı =)

      Sil
    2. Tamamdır, Rama serisi okunacak. :)

      Sil
  4. İhiyacım olmasından çok heveslendim şimdi ama :)

    Benim en büyük takıntım, kitapları göz hizamdan en fazla yarım metre aşağı koymak. Alt raflara kitap koyamıyorum. Darısı benim başıma artık :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. fakat yere bağdaş kurup alt raftaki kitapları düzenlemek/seçmek de ayrı keyif =)

      Sil