26 Ağustos 2011

Kitap yerleştirme sanatı 2

Haftalarca "bugün yapıyorum, ya da yok yok yarına kalsın. Aslında önümüzdeki hafta çok daha uygun ya, evet." diyerek süründürdükten sonra, sonunda kitaplığımı düzenlemeyi başardım. Artık bütün kitaplar yerli yerinde, aradığım kitabı bulmam beş saniyeden fazla sürmüyor ve (şimdilik) kitaplarım çok derli toplu ve düzenli gözüküyorlar!

Operasyondan önce kitaplığım bu haldeydi.
Bir adet toz bezi, kitapları yığabileceğim yeterli boş alan, keyifli şarkılardan oluşan bir playlist, yeterli kahve ve sigara stoğu, bir de yeterli enerjiye sahip olduğuma emin olunca, gördüğünüz raflardaki kitapları kabaca ayırarak yığmaya başladım. Yabancı roman, yerli roman, bilimkurgu, sanat kitabı, gereksizler... gibi kategorilerden, gereksiz olanları (kitaba gereksiz denmez, taş olursun!) salona, eski kitapların yanına yerleştirdim. Böylece küçük kutularda kalan kitaplarıma da yer açılmış oldu. Ortalık kitap yığınlarıyla kaplı iken, odam (bence) çok sevimli gözüküyordu. Başka kimsenin bu fikrime katılacağını zannetmiyorum.

Güzel gözükmüyor mu ama?

Kitap yığınlarını oluştururken, birkaç şey dikkatimi çekti:
1. 1984'üm kayıp, kime verdiğim ya da neden kaybolduğu konusunda hiçbir fikrim yok ve çok mutsuzum!
2. Asimov hayatta olsaydı ve kitaplığımın ilk üç rafını görseydi beni evlat edinmek isteyebilirdi.
3. Bu kadar çok Agatha Christie kitabını ne zaman aldığımı bilmiyorum, kendime "oha" dedim istemsizce.
4. Tüysüz'ü iki kez almışım! Biri aile evimde (1989 baskısı,) biri öğrenci evimdeymiş (2009 baskısı) ve iki kitaplık bir araya gelene kadar fark etmemişim bile...

Sonra kitaplıkları silmek ve kurumalarını beklerken kaba yığınları daha düzenli hale getirmek gerekiyordu. Elbette bilimkurgulardan başladım. Serileri ayırdım, geri kalan kitapları yazarlarına ve yayınevlerine göre ayırdım. Mümkün olduğunca düzgün görünecek bir sıralama yaptım. Aynı işlemi tüm diğer kitaplar için tekrar ettim. Dosyaları, defterleri toparladım. Saatlerce sonra, nihayet raflara yerleştirme işi de bittiğinde ortaya çıkan manzaradan çok memnundum!

Sonuç görüntü bu oldu.
Agatha Christie'lerin renk skalasına dikkatinizi çekerim! =)

Kitapların önünde duran ıvır zıvırları da yerleştirince, pek güzel ve sevimli bir kitaplık köşem oldu!
Son olarak, kitaplığımda yaşayan Salvador ve Andy'yle tanıştırayım sizi:


7 yorum:

  1. kitaplığının önünde yaşayabilirim.:)

    YanıtlaSil
  2. Seni tebrik ediyorum, :)birçok kitapseverin yapmak istediği başarmışsın kendi kütüphanende. Ben de istiyorum ama henüz başaramadım. Ne kadar mutlu olduğunu tahmin edebiliyorum. Umarım daim olur bu düzenin.
    sevgiler :)

    YanıtlaSil
  3. Merve, beklerim canım, bir şehirlerarası otobüs kadar yakınım sana =)

    Mor Kalemlik, çok teşekkürler =) beni birkaç ay idare eder, önceki denemelerimden biliyorum!

    YanıtlaSil
  4. Bu kitaplığa bakınca, ne kadar eksiğim olduğunu daha net gördüm... salyam akmadı da değil şimdi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yok öyle deme, benim de tamamlanacak çok kitabım var daha =)

      Sil
  5. Benim dikkatimi de Harry Potter kitapları çekti *.* Nefis seri *.*

    YanıtlaSil